Rize
05 Mayıs, 2024, Pazar
  • DOLAR
    30.68
  • EURO
    33.14
  • ALTIN
    1997.3
  • BIST
    9045.97
  • BTC
    47101.943$

ALLAH'A İTAAT, RESULE İTAAT

29 Eylül 2022, Perşembe 12:34

Bazı arkadaşlarımızı duyar gibiyim, niçin bu konuları yazıp ya da konuşup duruyorsunuz diye. Çünkü bu konuda bilgi eksiği vardır ve ayrıca sosyal hayatta çok tartışılan bir konodur. Bendeniz kendi fikirlerimden çok Kur'andaki ilgili ayetleri sunacağım.

"Allaha itaat Kurana, Resule itaat ise hadislere itaattir diyen kardeşlerimiz şu soruları cevaplamalıdırlar:

1) Tevbe 1’de Bu Allah’tan ve Resul’ünden müşriklere gelen bir ihtardır’ buyrulur. Allah ve resulünden, antlaşma yapmış olduğunuz müşriklere karşı fesih bildirimidir!"
 Burada biri Allah’tan diğeri Resul’den gelen iki ayrı ihtar mı var yoksa Allah’tan gelen ama Resulü tarafından tebliğ, deklare edilen tek bir ihtar mı?
2) Nisa 100’de ‘Her kim Allah’a ve Resul’üne hicret etmek maksadıyla evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, kuşkusuz onun mükafatı Allah’a düşer’ buyrulur. 
"Allah yolunda hicret eden kimse yeryüzünde gidecek birçok uygun yer ve imkân bulacaktır. Kim Allah ve resulü uğrunda hicret ederek yurdundan çıkar da sonra ölüm onu yolda yakalarsa artık onun mükâfatını vermek Allah’a aittir; Allah daima günahları örtmektedir, engin rahmet sahibidir."
       

 Bir insan aynı anda hem Allaha hem Resule doğru nasıl hicret eder? Yoksa kast edilen Allah yolunda hicret mi?
3) Tevbe 90’ da ‘Allah ve Resul’üne yalan söyleyen Araplardan’ bahsedilir. 
"Bedevîlerden mazeret ileri sürenler kendilerine izin verilmesi için geldiler. Allah ve resulüne yalan söyleyenler de oturup kaldılar. Onlardan inkârcı olanlara elem veren bir azap gelecektir."
Bu ifade ile kast edilen Allahın Resulüne yalan söylemek değilse Allaha ve Resule ayrı ayrı nasıl yalan söylenir? 

Allaha yalan söylemek ne demek?

4) Ahzab 36’da ‘Allah ve Resul’ü bir işe hüküm verdiği zaman…’ buyrulur. 
Bir iş için Allahın başka Resulün başka iki farklı hükmü olabilir mi? Yoksa Resul Allahın verdiği hükmü tebliğ mi eder?
5) Tevbe 65’te ‘Allah ve ayetleri ve Resul’üyle alay edenlerden’ bahsedilir?  Allah ve ayetleri ve Resulü ile ayrı ayrı yoksa alay edilen sadece Allahın ayetlerini tebliğ eden Resul mü? 
6) Tevbe 16’da ‘Allah ve Resul’ü ve mü’minlerin sırdaş edinilmesinden’ bahsedilir. Bir insanın Allah’ı ve Resulünü ayrı ayrı sırdaş edinmesi mümkün mü? Bu ne demek?
7) Tevbe 107’de ‘Allaha ve Resulüne karşı savaşan birinden’ bahsedilir. Burada Allaha ve Resulüne karşı açılmış iki ayrı savaş mı var, yoksa Allah’ın ayetlerini tebliğ eden Resule karşı açılmış bir savaş mı?
8) Enfal 1’de ‘Ganimetler Allah ve Resul’üne aittir’ buyrulur. 

Ganimetler ikiye ayrılacak ve yarısı Allah’a yarısı Resulüne mi verilecek, yoksa ganimetler; ‘Allah’ın Resulü aracılığıyla bildirdiği – ve 6/41 ve 59/7 ayetlerindeki- tarif üzere mi taksim edilecek ?
9) Mümtehine 4-6’ da İbrahim as ve ashabı, Ahzab 21’de de Resulullah bizlere örnek gösterilir. Eğer Resulullahı örnek almak için –Kurana değil de- hadislere tabi olmamız gerekiyor ise, biz İbrahim (as) ve ashabını örnek almak için neye tabi olacağız? İbrahim as’ın hadisleri mi var? 
Ve hatta O’nun ashabının?  Varsa nerede? 
Yoksa Kuran bizden imkansızı mı istiyor?
10) Kuran, Allah’a itaati hangi sayı ve yaptırımla emrediyorsa, 
aynı sayı ve yaptırımla mutlaka Resule itaati de emrediyor. 
Allah’a itaatin emredilip de Resule itaatin emredilmediği  hiçbir ayet bulunmuyor. O halde ‘Allaha itaat Kurana, Resule itaat hadislere itaattir’ diyenler, tutarlı olmaları için şunu da diyebilmelidirler. Kuranın yaptırımı ne ise hadislerin yaptırımı da öyledir, çünkü Allaha (Kurana) itaat emrinin sayı ve yaptırımı ne ise Resule (hadislere) itaat emrinin sayı ve yaptırımı da aynıdır. Bunu diyebilecekler mi?
İlk önce, işlenen fiilin Kur'an'da geçen bir emrin gereği (imtisal) veya açıklaması olup olmadığı tespit edilmelidir. O takdirde fiilin vücub, mendub veya ibahe cinsinden değerini 
fiilin kendisi değil, dayandığı kaynak belirleyecektir. 
       

 Ancak fiilin değerini ve bağlayıcılık derecesini bize bildirecek birtakım karineler bu hususta yardımcı olacaktır, 
         Hz. Peygamber'in, yaptığı bir fiile uyulmadığı takdirde başvurulacak yaptırımlara ve cezai müeyyidelere işaret etmesi yahut fiilin terki halinde ahirette kişinin karşılaşacağı azaba dikkat çekmesi veya fiilin işlenmesi üzerinde ısrar etmesi gibi hususlar bu karinelerin başında gelir. 
Şayet bir fiilin terkinde günah olmadığı sarahaten ifade edilmişse, bu onun mubah olduğunu gösterecektir. 166
Hz. Peygamber'in işlediği fiil hakkında yaptı-
       

 Yapılan fiil Kur'an'da geçen bir emrin imtisali veya beyanı değilse, Hz. Peygamber'in o hususta sözlü bir açıklaması da yoksa o takdirde fiilin niteliği üzerinde düşünmek gerekecek ve Hz. Peygamber'den hangi sıfatla sadır olduğu araştırılacaktır. 
       

Şayet bir beşer olarak yaptığı cibilli hareketlerden ise mubahlık, peygamber olarak yaptığı bir iş ise en azından mendubluk ifade edecektir."
Selam ediyorum.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum