MESCİTLER HAFTASI MI DESEK?

 Müslümanların ibadet mahalli bütün dünyadır. Müslümanlar ibadetlerini belli mekanlada yapmak zorunda değillerdir. Ancak buna rağmen çevresel faktörler onları bazı mekanlara dahil etmiştir. Lakin bunun böyle olmasında bir sakınca yoktur elbette. Belirtmeliyim ki, müslümanların ibadet mekanlarının adı cami değil mescittir. Bu yüzden biz mescit kavramı üzerinden konuyu değerlendireceğiz. Bu apayrı bir mevzudur ve bu yazıda konu bu değildir.
     

  Yeryüzünde ilk bina...

Kabe yeryüzünün ilk binasıdır. Yani dünyada ilk taş taş üstüne konulan bina Kabedir. O halde yeryüzü medeniyeti Kabe ile başlamıştır. Kabe'nin ilk kurulumu Adem (a.s) a kadar uzanır. Kabe dünyadaki bütün mescitlerin kalbidir. Bütün mescitlerin yönü Kabe'ye dönüttür. Böylece dünya mescit yapılanması bir çeşit tevhid ile sonuçlanıyor. Kabe'nin de "Beytullah" oluşu 
çok etkileyici..
     

 Mescit yapmak Peygamber mesleğidir. Evet mescit tevhidin karargahıdır. Resulüllah'ın ilk mescidi Erkam'ın evi olmuştur. Bu arada Erkam'a selam olsun. Resulüllah hicret esnasında bir kaç gün kaldığı Kuba'da kendisine ibtdai de olsa, şartların elverdiği ölçüde mescit edinmiştir. Medine'ye vardığında ilk gündemi mescid için bir arsa bulmak olmuştur. Resulüllah Medine mescidinin inşasında bizzat ter dökmüş ve çalışmıştır.
     

 Mescitler bir araya getirendir...Denir ki, bir müslümanın vakit geçireceği üç yer vardır. Ya mescittedir, ya evindedir, ya da işindedir. İslamda mescitlerin işlevi her zaman önemsenmiştir. Mescitler müminleri toparlayan bir araya getiren en doğru mekanlar olarak kabul edilmiştir.
   

   Mescitler terbiye ocağıdır. Mescitler Resulüllah'tan bu yana her türden insan için eğitim mekanları olmuştur. Müminler dinlerini mescitlerde öğrenmişlerdir. Gerek kürsüden, gerek hutbe ve mihraptan yediden yetmişe her insan vahyin hedefi olmuştur.
     

 Mescitler sosyal dayanışma yerleridir. Evet mescitler, mescitlerden yapılmıştır. Kur'an kursları mescitlerden yapılmıştır. Muhtaç insanların mağduriyetleri mescitlerden tedarik edilmiştir. Mahallenin, köyün, şehrin ihtiyaçları mescitlerde konuşulup, çareler bulunmuştur.
 

     Mescitler sancılı dünyamızın huzur menbaıdır. Evet sizi her mekanda rahatsız edebilirler, ancak mescitte olana hiç kimse dokunmaz. Kanun kaçağı bile olsa, mescitteki kişiyi kapıda  beklemek adaptandır. İnsanın mescitte rahatsız edilmemesi esastır. Çünkü orada Allah misafiridir. Allah'ın misafirini rahatsız etmek kimin haddine.
     

 Mescitler herkesin eşit olduğu yerlerdir. Mescitte kimsenin özel yeri olmamalıdır. Allah'ın misafiri oldukları için herkes kuldur ve eşit haklara sahiptirler. Statü farkı gözetilemez. Kendilerine müminler diye hitap edilir. Mescit dışındaki hiyerarşi, mescitte sıfırlanmak zorundadır. Herkes eşit olmak durumundadır. Bu bir dini gerekliliktir.
       Mescit  kültürü Hakk'ın kültürüdür. Mescitlerde Allah ve Resulü dışında kimsenin adı anılmaz. Bu tevhidi ayakta tutmak için alınmış bir tedbirdir. Yani hiç bir şahsın fikirleri ve hiyerarşik pozusyonları mescidin konusu olmamalıdır. 
     

 Mescitler kalplerin temizlendiği yerlerdir. Arabaların bakım servisleri olduğu gibi, insanların da bakım servisleri vardır. İşte orası mescitlerdir. Mescitler güzel sanatlar mekanlarıdır. Mescitler sosyal hayatın ilk eğitim mekanlarıdır.
     

 Mescitler gaye birliği sağlar. Burada cemaatin tarifini yapmalıyız: Duygu, düşünce, eylem birliği ile bir araya gelen topluluk. Mescitler aynı işi yapanlar arasında bir sevgi ve muhabbet oluştururlar. 
       

Mescitler halkla aydın arasındaki kopukluğu önler.
Mescitler hayatın merkezidir. ALLAH'IN evidir.
Mescitten gelen hayat ebedilik damgası taşır.
Mescitler din duygusunu canlı tutar, ayakta tutar.
Mescitler Allah ile kullar arasında köprü vazifesi görür.
    Musa nın asası, Nuh'un gemisi, Vahiy medeniyetinin beşiğidirler.

Farzları beraber kılmamız, sosyal hayattaki önemli işlerde beraber olmamızı ihtar eder. Sünnetleri ayrı kılmamız, ikinci derece işlerde muhtariyetimizi ihtar eder. Mescit merkezli bir hayat oluşturmalıyız. Aile boyu cami ile barışık olmalı. Mescitlerin işlevini daha ileri boyutlara taşımalıyız.