Rize
05 Mayıs, 2024, Pazar
  • DOLAR
    30.68
  • EURO
    33.14
  • ALTIN
    1997.3
  • BIST
    9045.97
  • BTC
    47101.943$

MUTSUZ AİLELER VE BOŞANMALAR

27 Kasım 2023, Pazartesi 19:14

Değerli dostlar

2022 yılında Türkiyede evlenen çiftlerin sayısı  574 bin 358 oldu. Boşanan çiftlerin sayısı ise 2021 yılında 175 bin 779 iken 2022 yılında 180 bin 954 oldu ne yazıkki. 

Evlilikler neden yıkılıyor? 

Aileler neden dağılıyor? 

Aslında bu soruların cevabı evlilik öncesine dayanıyor. Evlilikler hatalar üzerine kuruluyor. Evlilik insan hayatında en önemli köşe taşlarından biridir. Evlilik bir hayat yolculuğudur. Yolculukta beraber olduğumuz kişiler ya o yolculuğu çok zevkli hale getirir ya da o yolculuğu  çekilmez hale getirir. İnsan elbette mutlu olmak için evlenir. O yuvada insanlar hayallerindeki mutluluğu yakalamaya çalışırlar.
Günümüzde yaşanılan evlilikler acaba bu beklentiye ne kadar cevap verebiliyor? Gerçekten bu beklenti ailede veya evlilikte karşılığını bulabiliyor mu?
Evliliklerin boşanma oranı neden yükseliyor? Aileler neden dağılıyor? Aslında bu soruların cevabı evlilik öncesine dayanıyor. Evlilikler hatalar üzerine kuruluyor.
Evlilik öncesinde yapılan hatalar başlıcaları şunlardır:

Yapılan acemilikler ve yanlışlar!

Hele bir evlenelim de o zaman doğruyu ve yanlışı anlarız mantığı. Halbuki hiç bir iş bilinmeden öğrenilmeden yapılmaz. Yapılırsa, sonuçta başarısızlıkla sonuçlanacaktır. Evlenenler evliliği, çocuğu olanlar çocuk yetiştirmeyi bilmeli ve öğrenmelidirler.

 Daha birlikte yaşamanın anlamını ve sorumluluğunu bilemeden bir ömrü birlikte yaşayacağı insanı seçiyor. Sonra da deneme yanılma süreci başlıyor.
Olmadı hadi bitirelim bu evliliği deniliyor ve ortalık darman duman oluyor.

Bizim inanç ve kültürümüze göre evlilik ve aile hem bu dünya hem de ahiret hayatının kazanımları için yapılır. Yani insanlar yaşadığı birliktelikle ve yetiştirdiği yeni nesillerle bu dünyada ve ahirette mutlu olacağına inanırlar. O nedenle seçilen eşin ahlaklı ve inançlı olması da önemlidir. Eskiden, eli, ayağı düzgün biri, ya da helal süt emmiş biri ile bu kastedilirdi. Şimdilerde bu sorulmaz oldu neden acaba?  Bugün kurulan ailelerde olması gereken; saygı, sevgi, vefa, edep, hoşgörü, samimiyet, itaat duygusu ve namus anlayışı acaba ne durumda? Yeni evliler adeta evlenir evlenmez sadece çiftlerin haz duygularını tatmin alanı olmamalıdır.

Yeni evliler adeta evlenir evlenmez kendi başlarına kalıp her zorluğu kendi başlarına çözmeye çalışmakta ve çoğu zaman basit sorunlar acemilikleri sebebiyle ciddi sıkıntılar yaşamaktalar. Önceden aile yapımız eşlerin aile büyüklerinin adeta koruma bariyeri ve kılavuzluğu ile zor zamanları kazasız belasız atlatabiliyorlardı. Gün geliyordu evli çiftler aile büyükleri tarafından nasihatle uyarılıyordu. Eşin ve çocukların zarar görmesi engelleniyordu. Gün geliyordu evin kadını çocuk yetiştirme konusunda aile büyüğünün tecrübesini yanında hissediyordu. Şimdilerde basit bir sorun zamanında çözülemeyince bir ailenin sonunu hazırlayabiliyor.
     

Gelişen dünya şartlarının da etkisiyle eşler birbirlerine yeterince zaman ayırmıyorlar. Adeta insanlar birbirlerinden kaçmakta. En basitinden aile bireyleri birlikte olabildikleri en değerli vakitlerini televizyon karşısında, internet başında ya da kulaklıkla müzik dinleyerek geçirmekteler. Bu manada insanlar büyük bir yalnızlık yaşamaktalar. Evet bugün insanımız kalabalıklar içinde büyük bir yalnızlık yaşamaktadır.
Akşamları en verimli vakitler daha çok babalar  bir kanalı izlemekle, anneler diğer bir kanalı izlemekle meşgülken, çocuklar ne bulurlarsa onunla yetinerek hayatlarını geçiriyorlar.
"Evliliklerde kişiler belki fizikî olgunluğa ulaşıyor; fakat kişilik olarak ve sosyal sorumluluklar açısından yetersiz kalıyorlar. Evliliğin sadece zevk ve sefa yönü öne çıkıyor ve insanlar çabuk kırılıp dökülüyor. Karşılaşılan sorunlar bilinçli bir rehberlikle aşılamadığı zaman gereksiz yere büyüyor.
Önce aile içi şiddet ve son olarak boşanma yolu seçiliyor. Sonuçta eşler evlilik mi yapıyorlar yoksa evcilik mi oynuyorlar anlayamadan doğru mahkemelere koşuyorlar."

İlgililerin dikkatine!

Bu da toplumumuzun kanayan bir başka yarası...

Selam ediyorum.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum